Examples of using Boşaltıyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hera, sanırım Sato kruvazörü boşaltıyor.
Çöp kutusunu onlar boşaltıyor.
Uzatmalar dosyasını boşaltıyor.
Stanley Chais, lanet olası her yıl bizi boşaltıyor.
Küçük periler bulaşık makinesini boşaltıyor.
Bütün marina çalışanlarını bilir,… adamlar aradığımız çöp tenekelerini boşaltıyor.
Şimdi de biri çöle su boşaltıyor!
Midesini boşaltıyor… ve kanatlarını açıyor.
Onu boşaltıyor, onla sevişiyor.
Adamlar kamyondan bir şeyler boşaltıyor… Ne olduğuna bakmaya gittim.
İnsanlar tapınakları boşaltıyor ve tanrılara sırt çeviriyor.
Şimdi de biri çöle su boşaltıyor!
Patlamaya sebep oluyor ve havaya zehri bir defada boşaltıyor.
Her gün 38 metrelik buz kütlesini okyanusa boşaltıyor.
Bütün mürettebat boşaltıyor.
Birileri gelip çöpümü boşaltıyor.
Güvenlik şefim kasayı boşaltıyor.
Yaşlılar, Zihinsel olarak hasta olanlar Reichin kaynaklarını boşaltıyor.
Zulideler tüm suyu buraya boşaltıyor!
Tanrı biliyor ki, zihnimi boşaltıyor.