Examples of using Bulması zor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bulması zor olabilir.
She might be hard to find.Bulması zor ama benim için çok önemli.
İnancı bulması zor koruması daha da zordur. .
Bulması zor yerdir.
It's kind of hard to find.Bunları bulması zor. Güzel.
Nice! These are hard to get.Bulması zor oldu.
It's hard to get.Bulması zor ama sanırım sağlam bir ipucu buldum. .
He's hard to find but I think I got a hell of a lead.Bulması zor bir şey bu.
Bulması zor olmaz.
We won't be hard to find.Bizi bulması zor olmaz.
We won't be hard to find.İnbot bulması zor.
Hubots are difficult to find.Şey bilirsin Bulması zor ama o her yerde.
Well, you know, it's hard to find, but it's out there.Bulması zor ve pahalı.
They're hard to get and expensive.Aklının içinde kilitlediysen umut bulması zor olur.
Hope is hard to find when you lock it out of your mind.Evet, bulması zor.
Yeah, it's hard to get.Fakat, şimdi, onu bulması zor. Artık geç.
But now she's hard to find, it's late.Yasadışı satıcı değil, sadece bulması zor biri.
Not illegal ones, just ones that are hard to find.Bu günlerde bulması zor.
He's hard to find nowadays.Hapiste mi? Değil ama bulması zor olmayacaktır.
He's in jail? No, but he ain't gonna be hard to find.Hapiste mi? Değil ama bulması zor olmayacaktır?
No, but he ain't gonna be hard to find. He's in jail?
