ANLAMAK ZOR in English translation

hard to figure out
anlamak zor
çözmek zor
is hard to understand
anlamak zor
is hard to tell
söylemek zor
is hard to know
is difficult to understand
anlaması güç
anlamak zor
is hard to see
görmek zor
anlaması çok zor
difficult to tell
anlatmak zor
söylemek zor
anlamak zor
ayırt etmemizi zorlaştırıyor
be hard to understand
anlamak zor
are hard to understand
anlamak zor
be difficult to understand
anlaması güç
anlamak zor

Examples of using Anlamak zor in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ama bazen insanlar niye böyle yapar, anlamak zor.
But it's hard to know why people do things sometimes.
Bana verdiğin fotoğraftan olayı anlamak zor olmadı.
Wasn't too hard to figure out from the photo you gave me.
AlphaGoyu anlamak zor.
Pijamalıyken bunları anlamak zor.
It's hard to know which in your pyjamas.
Yaptığı şeyden sonra bunu anlamak zor.
That's hard to understand after what he did.
Bunu anlamak zor olabilir.
That may be hard to understand.
Biliyorum bunu anlamak zor ama, herkesin iyiliği için yapmak zorundayım..
I kn. This is hard to understand, but i am doing this to protect us.
Yani, onu anlamak zor.
So, it's hard to tell.
Neyin gerçek, neyin paranoya olduğunu anlamak zor.
It's hard to know what's real and what's, like, paranoia.
Seni anlamak zor.
You're hard to understand.
Tomun Fransızcasını anlamak zor.
Tom's French is hard to understand.
İlk bakışta, anlamak zor gelebilir.
At a glance, it may be hard to understand.
Ama evet, Wilmingtonda bir yemekte tanışmıştık. Onca pudranın altından anlamak zor.
It's hard to tell under all that powder, but yes.
Burada hangi kokuların normal olduğu anlamak zor.
It's hard to know what's a normal smell here and what isn't.
Bazı kızları anlamak zor demek istiyorum.
I mean, some girls are hard to understand.
Tomun ne demek istediğini anlamak zor.
It's difficult to understand what Tom means.
Biliyorum, anlamak zor.
I know this is hard to understand.
Söylediği herhangi bir şey doğru mu, anlamak zor.
If anything she says is true. Obviously, it's hard to tell.
Bunu anlamak zor olmamalı.
That shouldn't be difficult to understand.
Açık konuşmak gerekirse, neden gitmek istediğini anlamak zor.
Frankly speaking, it's difficult to understand why you want to go.
Results: 227, Time: 0.0323

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English