Examples of using Buradakiler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Buradakiler beni seviyor.
Buradakiler senin için biraz yüksek olabilir.
Buradakiler… kötü çocuklar,
Buradakiler bunların hepsini yapıyor, normal stüdyoların zamanının onda birinde.
Buradakiler dahil, herkes için kötü bir olaydı.
Buradakiler nerede?
Buradakiler havuçlu* ve kazık taşımayan kişiler.
Buradakiler için daha fazlasını yapamayız zaten.
Ve buradakiler, bana karşılar.
Ailem öldüğümü düşünüyor ve buradakiler onları aramama izin vermiyorlar.
Buradakiler şimdiye dek birbirlerini gırtlaklamışlardır diye düşünüyorlardı.
Buradakiler çok insafsızmış duyduğuma göre.
Hotantolar buradakiler kadar dost canlısı değil, biliyorsunuz.
Bu yüzden buradakiler öğretmen ve dinleniyorlar.
Buradakiler olsaydı, onlara Amerikan kızıl derilileri denirdi, seni aptal.
Buradakiler sadece kek.
Buradakiler iyi insanlar, birbirlerine değer veriyorlar.
Buradakiler örtbas etmeyi tercih ediyor
Buradakiler bir anda saldırdılar ama şimdi durum iyi.
Yani, buradakiler gibi değildi.