Examples of using Dedikoduyu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yoksa bizim olduğunu nereden anlayacağız? Dedikoduyu uyduracağız?
Evet, ben de bu dedikoduyu duydum.
Ve geveze postacı Argos bütün bu dedikoduyu yayıyor.
Bu dedikoduyu yöneten biz olmalıyız.
Bugünün Ulusal Dedikoduyu okuyan var mı?
Ben de Chloein dedikoduyu duyduğunu, sana söylediğini düşündüm.
Sonunda bu dedikoduyu duydun, öyle mi?
Dedikoduyu seviyorsun sen de.
Pamin dedikoduyu ne kadar sevdiğini bilirsin.
Harika. Dedikoduyu sevdiğim için sormuyorum.
Dedikoduyu duymuşsun?
Dedikoduyu sevmem ama söylentiye göre bilyelerini kaybetmiş.
Dedikoduyu tüm kasabaya yaydı.
Benimle ilgili dedikoduyu hatırlıyor musun?
Tabii bu dedikoduyu zayıf bir fare çıkartmıştır.
Bütün dedikoduyu bize anlat.
Dedikoduyu sever, bu nedenle çok düşmanı var.
En çok dedikoduyu polislerin yaptığı herkesin malumu Frank.
Dedikoduyu uyduracağız. Yoksa bizim olduğunu nereden anlayacağız?
Onu uydurdum. Bekle, dedikoduyu sen mi başlattın yani?