GÜZEL ŞEYLERIN in English translation

good things
iyi bir şey
güzel bir şey
iyi birşey
iyi bir şeyi
en iyi
güzel bir şeyi
i̇şin iyi
en güzel
neyseki
güzel bir iş
beautiful things
güzel şey
güzel şeyi
güzel birşey
harika birşey
en güzel
nice things
güzel bir şey
iyi bir şey
hoş bir şey
güzel şeyi
en iyi
güzel birşey
en güzel
iyi birşey
hoş şeydi
all the good stuff
bütün iyi şeyleri
bütün güzel şeyleri
tüm güzel şeyleri
i̇yi şeyleri hep
bütün iyi eşyaları
best things
iyi bir şey
güzel bir şey
iyi birşey
iyi bir şeyi
en iyi
güzel bir şeyi
i̇şin iyi
en güzel
neyseki
güzel bir iş
the finer things
with pretty things
of the wonderful things

Examples of using Güzel şeylerin in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ama sen sadece kendini kandırıyorsun… güzel şeylerin olmasını bekleseydin kendiliğinden olacaktı.
But you're just fooling yourself if you expect good things to come regular.
İşte Rico, bu yüzden senin güzel şeylerin olamıyor.
Rico? That's why you can't have nice things.
Ve bu olay sadece sahip olduğum tüm güzel şeylerin kıymetini bilmeme yol açacak.
But it will only make me appreciate all the good things that I do have.
Ve güzel şeylerin olduğu anda kalmak onu daha da güçlendiriyor.
And just staying in the moment with it was a beautiful thing and really empowering actually.
Tüm güzel şeylerin sonu gelmeli.
ALL GOOD THINGS MUST COME TO AN END.
Şöyle diyelim, elimdeki güzel şeylerin kıymetini bilmiyorum.
Let's just say I didn't appreciate a good thing when I had it.
Daha büyük, güzel şeylerin peşinden gidiyoruz.
We're moving on to bigger and better things.
Artık daha büyük ve güzel şeylerin peşindeyim.
I'm onto bigger and better things now.
Doğa kanununda güzel şeylerin her zaman trajik bir sonu vardır.
Pretty things always have a tragic end one of the laws of nature.
Küçüklüğünden beri güzel şeylerin peşinden giderdin.
Ever since you were little, you were off to great things.
Yaptığımız tüm güzel şeylerin başı bunlar.
Every great thing we do, starts with these.
Buda güzel şeylerin beklemeyi bilenler için olduğunu söyler.
Buddha says all good things come to those who wait.
Güzel şeylerin bize zararı dokunmaz.
Pretty things do us no harm.
Hayattaki güzel şeylerin tadını çıkartıyordun değil mi?
You enjoy all good things in life right? That's very bad?
Böylece hayattaki güzel şeylerin değerini anlıyoruz.
Way to learn to appreciate the good things in life.
Güzel şeylerin koruyucusuyuz, tahminimce.
Protectors of things good, I presume.
Hayatta tiyatrodan bile güzel şeylerin var olduğunu.
There is something better than a play.
Sürekli L.A. dan güzel şeylerin çıkabileceğini inkar edip duruyorsunuz.
You keep denying that nothing good can come out of LA.
Güzel şeylerin yaşanacağı manasına gelen bir kelime.
A word that means something good is going to happen.
Ben hiç böyle güzel şeylerin içinde olamadım.
Such wonderful things I have never been to.
Results: 158, Time: 0.0512

Güzel şeylerin in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English