GELECEKMIŞ in English translation

gonna
olacak
verecek
gelecek
olacağını
edecek
olacağım
olacağız
çıkacak
şey
iyi
will
olacak
eder
edecek
olur
gelecek
verecek
yakında
birazdan
olacak mı
hemen
he will come
gelecek
gelir
dönecek
gelip
döneceğini
geldiğinde
çıktığında
dönecek mi
çıkacak
döner
would come
gelir
gelip
gelecek
olacağını
gelen
geldi
çıkacağını
next
gelecek
ertesi
yan
yanında
diğer
öbür
öteki
bir sonraki
önümüzdeki
sıradaki
will arrive
gelecek
varacak
gelir
ulaşacak
burada olacak
geldiğinde
geliyor
varmış olacak
comes back
geri dön
geri gel
geri gelin
buraya gel
tekrar gel
gelin
geri döner
geri geleceğim
dönene kadar
geri dönme

Examples of using Gelecekmiş in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hugo, ilk tatilde gelecekmiş.
They're coming with Hugo, next holiday.
Yeni gardiyanla daha sonra gelecekmiş.
He will come by later with the new hack.
Messiah da iki buçuk ay sonra gelecekmiş.
And the Messiah is coming in two and a half months.
Rızanın anne babası erken gelecekmiş, Brentsi arayıp yemek ısmarladım.
Reza's parents are coming in early, so I called Brent's and I ordered lunch.
Kasırga mı gelecekmiş?
Gonna have a hurricane, are we?
Senin için gerçekten endişeleniyorum… başına korkunç birşey gelecekmiş gibi.
I get worried about you, like something terrible will happen.
Para yarın gelecekmiş.
The money will arrive tomorrow.
Sen salatalık yemeye başlayınca eve gelecekmiş.
He will come home when you start eating cucumbers.
Bitkin hissediyorum sanki başıma büyük bir şey gelecekmiş gibi.
I feel run down, like maybe something big is coming on.
Sanki annen baban gelecekmiş gibi davranıyorsun.
It's like your parents are coming over.
Big Money Hustler'' Şükran Gününe gelecekmiş.
Big money Hustla's coming to Thanksgiving.
Dünyanın sonu gelecekmiş gibi.
It's like the world's gonna end.
Oregon takımı konferans için buraya gelecekmiş.
Her Oregon team will be down for the conference.
Her ikisinin de ailesi gelecekmiş.
And both of their families are coming.
Evet, galiba Betsy de bu hafta uçlarını aldırmak için gelecekmiş.
Yeah, I think Betsy's coming in this week for a trim.
Çünkü Rumple dedi ki, başkaları da gelecekmiş.
Because Rumple said… He said others were coming.
Senin için gerçekten endişeleniyorum… başına korkunç birşey gelecekmiş gibi.
I just get really worried about you, you know, like something terrible's gonna happen.
Sizin yerinize de başkası gelecekmiş.
I heard you will be replaced too.
Nakliyeciler bir hafta içinde gelecekmiş.
She sad the movers are coming in a week.
Amcan seni almaya gelecekmiş?
Your uncle's coming to pick you up?
Results: 189, Time: 0.0512

Top dictionary queries

Turkish - English