Examples of using Gerçekten kötü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Gerçekten kötü hissetmelisin.- Evet!
Ve Santas gerçekten kötü etkilendi bu olaydan.
Onu ancak gerçekten kötü bir şey yapmışsam yaparım.
Kulağa gerçekten kötü bir fikir gibi geliyor.
Gerçekten kötü hissetmelisin.- Evet!
Gerçekten kötü olan her şey… masum bir şekilde başlar.
Kadın onların içindeyse gerçekten kötü haber demek. Değiller.
Çünkü içimde gerçekten kötü gitti gibi bir his var da.
Gerçekten kötü insanlar gibiler.
Ona gerçekten kötü şeyler söyledim.
Gerçekten kötü bir şey yok.
Gerçekten kötü olan her şey… masum bir şekilde başlar.
Kadın onların içindeyse gerçekten kötü haber demek. Değiller.
Gerçekten kötü.
Ve işler gerçekten kötü giderse?
Gerçekten kötü şeyler.
Gerçekten kötü ve çirkin.
İşlerin gerçekten kötü gidebileceği bir yer deniz mahsulleri reyonudur.
Gerçekten kötü.
Gerçekten kötü olan her şey… masum bir şekilde başlar.