Examples of using Really in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
And it's not just about organization,-Seriously.-it's really a lifestyle change.
Sadece düzenleme değil, -hayat tarzımız da değişti. -Cidden.And I'm sure the chief would like to say a few words. Really?
Eminim amirimiz birkaç kelime söz söylemek ister. -Sahi mi?Thank you, man. I really believed you were a doctor.
Sağol, adamım. -Gerçekten doktor olduğuna inandım.What are you talking about? i really don't know.
Ne saçmalıyorsun? -Gerçekten hiç bilmiyorum.Really, Kerry, we have got it.
Biz hallederiz. -Cidden Kerry.I saw them couple of days ago.-I really don't know.
Onları birkaç gün önce gördüm. -Gerçekten bilmiyorum.Really. Can you come over? Hello.
Buraya gelir misiniz? Merhaba. -Cidden.I have 2 autistic boys of my own. really?
Benim de iki otistik oğlum var. -Sahi mi?We're talking a business day, right?- Really.
Iş gününü kastediyoruz, değil mi? -Gerçekten.Really, she said that?
Öyle Really. I got style?
Bir stilim var. -Sahi mi?I got style. Really.
Bir stilim var. -Sahi mi?I was hoping you wouldn't think--- Really?
Öyle düşünmezsin diye umuyordum. -Sahi mi?You really are talented. How can you take everything from us?
Nasıl her şeyimizi alabilirsin? -Gerçekten yeteneklisin?So I'm not really bothered?
Bu yüzden beni rahatsız etmiyor. -Sahi mi?It was really good.- There's bacon in the sauce.
Sosta jambon var. -Gerçekten iyiydi.There's bacon in the sauce.- It was really good.
Sosta jambon var. -Gerçekten iyiydi.That skinny little hippy body kinda turns me on.- Really?
O cılız, hippi vücudu beni tahrik ediyor. -Sahi mi?But I need you to answer a few questions first. Really.
Ama önce birkaç soruma cevap vermelisin. -Gerçekten.Really. But I need you to answer a few questions first.
Ama önce birkaç soruma cevap vermelisin. -Gerçekten.
