Examples of using Really long in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Really long.
Gerçekten çok uzundu!But I got the cookies. It's been a really long day.
Çok yorucu bir gün oldu, ama kurabiyeleri aldım.It's been a really long day, but I got the cookies.
Çok yorucu bir gün oldu, ama kurabiyeleri aldım.That must have taken a really long time to spell out on a Ouija board.
Gerçekten çok üzün sürmüş olmalı. Bunu harf harf Ouija tahtasına kodlamak.A really long word.
Epeyce uzun bir sözcük.It's not really long division.
Aslında gerçekten uzun değil.We came a really long way to visit her.
Your hair got really long.
Saçın çok uzamış.I have had a really long week.
Çok yorucu bir hafta geçirdim.A really long time. Long. .
Uzun, gerçekten uzun bir süre.And i have been wanting to get my hands on it for a really long time.
Gerçekten çok uzun zamandır onlara bir el atmayı istiyordum.Uh, Dion's had a really long day.
Dion çok yorucu bir gün geçirdi.She's been waiting for Brooke for a really long time.
Brookeu gerçekten çok uzun zamandır bekliyor.Kathleen, can you take a really long look at Teddy's eyes?
Kathleen, Teddynin gözlerine gerçekten uzun süre bakabilir misin?Dude, like, a really long time.
Dostum, gerçekten çok uzun bir zaman.The tradition started really long ago.
Finishing up a really long night shift.
İnanılmaz uzun bir gece vardiyasını bitiriyorum.I had a really long day.
Gerçekten yorucu bir gün geçirmiştim.Oh, right. It's been really long since you dated someone.
Okay, um, I have had a really long day.
Tamam, gerçekten çok uzun bir gün geçirdim.
