Examples of using Getirmelisin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Dereki geri getirmelisin ve o iyi filan değil.
Krakerleri getirmelisin. Eğer tepede havyar var diyorsam.
Bunları dile getirmelisin yoksa hiç iyiye gitmeyecek.
Bana şirketin kredi kartını getirmelisin.
Spender, bu adama yemek getirmelisin.
Bunu yerine getirmelisin.
O küreyi bana getirmelisin.
Şifre çözücüyü getirmelisin anne.
Bunu bana sen getirmelisin, Eric.
Onları geri getirmelisin!
Bu pisliği temizlemelisin, ve o babalık testini bana getirmelisin.
Ve Liamı getirmelisin.
Amyyi Sashanın doğum günü partisine getirmelisin.
Bu işi doğru düzgün yapmalıyız, hesap özetini de getirmelisin.
Dolphine gelirken yanında birkaç kız getirmelisin.
Ve akordeon dosyadan turuncu flaş belleği getirmelisin.
Tobyi buraya geri getirmelisin!
Bana daha çok getirmelisin!
Onları daha çabuk getirmelisin Stuart.
Sorgulama için onu CTUya getirmelisin.