HER ŞEYE in English translation

• everything
• anything
• over all things

Examples of using Her şeye in Turkish and their translations into English

Tek başıma her şeye yetişemiyorum.
I can't do everything myself.

Sen her şeye içersin.
You will drink to anything.

Her şeye yetişemezsin, canım benim.
My dear, cannot do everything.

Eğer Allah her şeye kadirse onları yoketmeli.
If God has the power to do anything He should destroy them.

Gidip her şeye başka açıdan bakmalısın.
You got to go back look at things from a different angle.

Üzgünüm ama her şeye olan sürekli ilgileri beni deli ediyor.
I'm sorry, but they drive me crazy with their constant interest about everything.

Ben her şeye içerim.
I will drink to anything.

Bak, her şeye dahil olmak istiyorum, tamam mı?
Listen, I want to be included in everything, okay?

Her şeye yapışabilir.
Sticks to anything.

Yoluna çıkan her şeye evet diyorsun.
You say yes to whatever comes your way.

Tom her şeye tanık olduğunu söylüyor.
Tom says he witnessed the whole thing.

O anda,… her şeye razı olursun. Cehennemde köleliğe bile.
In that moment, you will agree to anything, even slavery in hell.

Tom her şeye tanık oldu.
Tom witnessed the whole thing.

Bu evdeki her şeye nasıl bu kadar aşina olduğunu fark etmemek elde değil.
I have noticed how familiar you have become… with everything in this house.

Her şeye tanık olmuş.
He witnessed the whole thing.

Allah her şeye muktedirdir.
And Allah is Able to do everything.

Her şeye çok kızacaklar ama olsun.
They're gonna be pissed about everything, but that's okay.

Jensin uydurduğu her şeye inanıyor gibiydi.
It was as if he believed all the things Jens made up.

Her şeye bu kadar çok şeker koymayı bırakmanı istiyorum.
I want you to stop putting so much sugar in everything.

Her şeye inanıyorum.
I believe in anything.