HER IKI ÜLKENIN DE in English translation

Examples of using Her iki ülkenin de in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ancak elçi, her iki ülkenin de'' konuşma ve bir çözüm bulma yönündeki istekliliğini dile getirdiğini'' belirterek şöyle devam etti:'' Şimdi müzakere sürecini ilerletmek için iyi bir zaman.
However, both countries"expressed willingness to talk and to find a solution", the envoy said."Now is a good time to move the negotiation process forward.
Her iki ülkenin de 1 Ocak 2007de Birliğe katılması planlanıyor,
Both countries are scheduled to join the Union on 1 January 2007,
Her iki ülkenin de'' bir miktar ilerleme'' kaydettiği sonucuna varan AK,
Concluding that both countries have made"some progress", the EC did not recommend
AK sözcüsü Johannes Laitenberger Çarşamba günü Brükselde basın mensuplarına verdiği demeçte,'' Şimdi her iki ülkenin de rapordaki bulgular üzerine çabuk ve kararlı bir şekilde harekete geçeceklerine dair bir beklenti vardır.
There is now the expectation that both countries will act swiftly and decisively on the[reports'] findings," EC spokesman Johannes Laitenberger told reporters in Brussels on Wednesday.
Türkiye Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve konuk Sırp mevkidaşı Vuk Jeremiç 20 Mart Cuma günü her iki ülkenin de Kosova konusundaki görüş ayrılıklarına rağmen ikili ilişkileri ilerletmede kararlı olduklarını söylediler.
Turkish Foreign Minister Ali Babacan and his visiting Serbian counterpart, Vuk Jeremic, said on Friday(March 20th) that both countries are determined to enhance bilateral relations despite their disagreement on Kosovo.
Brükselli yetkililer 5 Eylül Salı günü her iki ülkenin de Bloğa planlandığı gibi Ocak ayında katılmaya hazır olduklarını belirttiler.
Romania's preparedness for EU membership, Brussels officials indicated on Tuesday(5 September) that both countries are set to join the bloc in January, as scheduled.
Son yıllarda bu tür konferanslara her iki ülkenin de katılımını sağlamak için kullanılan tipik diplomasi numaralarından birisi de, bu etkinlikleri ulusal bayrakları veya katılan yetkililerin unvanlarını sergilemeden düzenlemek.
Some of the typical diplomatic tricks employed to secure the attendance of both countries in such forums in recent years have been to conduct them without the display of national flags or the titles of officials participating in them.
Sonunda her iki ülkenin de yeni ve rekabetçi bir ortama uyum sağlama becerisi,
Ultimately, the ability of both countries to adjust to a new, competitive environment may have more
Kültür, zihniyet, geçmiş ve diğer unsurlar gibi farklılıklar olmasının yanı sıra, her iki ülkenin de ABye[ katılmak] istemesi gibi ortak bir amaç da var.
There are differences such as culture, mentality, the past, and other elements, but also the common intention, both states intend[to join] the EU.
Kosor, Temmuz ayında Hırvatistanın ilk kadın başbakanı olmasından sonra Sloven mevkidaşıyla yaptığı ilk görüşme sonrasındaki açıklamasında,'' Bir yol bulduk ve her iki ülkenin de çıkarına olan şeyleri tartışmaya başladığımız için çok mutluyum.'' dedi.
We found a way and I am happy that we began discussing things which are in the interest of both countries," Kosor said after her first meeting with her Slovenian counterpart since she became Croatia's first woman prime minister in July.
Bununla birlikte, iki ülkenin hâlâ ortak bazı çıkarları bulunduğunu ekleyen Glick,“ sonuç olarak her iki ülkenin de menfaatinin söz konusu olduğu noktalarda işbirliği yapılabileceğini” ifade ediyor.
However, the two countries still share certain interests, she says, adding,"as a result, it is possible that we will see co-operation on specific issues where such co-operation serves the interests of both countries.
Bu işbirliği her iki ülkenin de ekonomik gelişimine fayda sağlıyor ve istatistikler de ticaretin arttığını gösteriyor.
The co-operation serves the economic development of both countries and statistics show trade increased.
DUI lideri Ali Ahmeti,'' bugüne kadar uyguladığımız örneği izlemek her iki ülkenin de çıkarınadır.'' diyerek çabalara destek verdi. Ahmeti,'' her iki cumhurbaşkanının da ülkelerinin vatandaşlarının çıkarına olacak şekilde işbirliği yapmak üzere güçlerini birleştirmeleri için iyi niyetin baskın gelmesi'' yönündeki umudunu da dile getirdi.
DUI leader Ali Ahmeti aided the effort by stating"it is in the interest of both states… to follow the example which we practiced thus far." He added his hope for"good will to prevail with both presidents so they can summon strength to co-operate in the interest of the citizens on both states..
Her iki ülkeye de aranıyor posterleri asılsın.
Alert both countries that he's wanted.
Her iki ülke de Dünya Ticaret Örgütünün bir üyesidir.
Both nations are members of the World Trade Organization.
Her iki ülkeyle de sınırları var.
It borders both countries.
Her iki ülke de 1961den beri olduğu gibi OECDnin tam üyeleridir.
Both nations are full members of the OECD, as they have been since 1961.
Her iki ülke de, pratik bir yaklaşımla kapalı pazarlara sahipler.
Both states, for all practical purposes, have closed markets.
Ama bugün her iki ülke de en iyi savunmanın saldırı olduğunu söylüyor.
But today both countries say the best defense is to attack.
Her iki ülke de 2010 EFW endeksinde beş basamak yükseldi.
Both nations moved up five places in the 2010 EFW index.
Results: 52, Time: 0.0225

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English