Examples of using Ihanet etmek in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Şehre ihanet etmek.
Yalnızca ona ihanet etmek için zamanım oldu.
Massimo Continiye ihanet etmek hem tehlikeli,
Birinin güvenine böyle ihanet etmek çok korkunç.
Don Minuya ihanet etmek… Bellantone ailesinin yaptığı en akıllıca şeydi.
Eğer sana ihanet etmek isteseydim.
Sana ihanet etmek istemedim!
Clare, ona ihanet etmek… içinde yarattığı boşluğu asla doldurmayacak.
Clare, ona ihanet etmek… içinde yarattığı boşluğu asla doldurmayacak.
Sadece ülkeme ihanet etmek istedim.
Sadece ülkeme ihanet etmek istemedim.
Bu Marcın size ihanet etmek için bahanesiydi.
Bu Marcın size ihanet etmek için bahanesiydi.
Bu söze ihanet etmek için ne kadar bedel ödeyeceğiz?
Ya da ona ihanet etmek. Versailles hayalini gerçekleştirmek.
Kendi türüne ihanet etmek yani?
Niyetim sana ihanet etmek değildi.
Ama Rus mutfağına ihanet etmek çok hoşuma gidiyordu.
Yoksa ihanet etmek, yalan söylemek mi?
Ona yardım etmemekle ona ihanet etmek aynı şey değil.