Examples of using Kaçığın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Rob, sen kaçığın tekisin.
Ben söyleyeyim. Buradaki bir grup kaçığın işleri.
Küçük sevgilin kaçığın teki.
Bir şey demedim, o kaçığın teki.
Neden bağlı? Kaçığın teki çünkü.
Müthiş bir tamirci ama kaçığın teki.
Kaçığın nereden saldıracağını bilmediğim için muhtemel kurbanlara yakın olmanın daha mantıklı olacağını düşündüm.
Ortalıkta dolaşıp bu kaçığın.
sanırım ikimiz de bu kaçığın durdurulması… gerektiği konusunda hemfikiriz.
Büyük adam olduğundan bahseden o manyakları görüyorsunuz. Ortalıkta dolaşıp bu kaçığın.
Arkadaşlar olarak da, sanırım ikimiz de bu kaçığın durdurulması… gerektiği konusunda hemfikiriz.
Arkadaşlar olarak da, sanırım ikimiz de bu kaçığın durdurulması… gerektiği konusunda hemfikiriz.
Efendim, niye bir sürü kaçığın yanında kalmaya bir Fransız çiftliğine sadece ben gidiyorum?
Ve bu kaçığın bisikletini yakınlarda bulduk. Ne oldu? Kaçığın biri bir çocuğa vurmaya karar vermiş.
Ve bu kaçığın bisikletini yakınlarda bulduk.
çekici bir kadın, pek çok kaçığın hedefi olursun, Hannah.
Kaçık değilim ben.
O sivri kulaklı kaçığı alternatif evrenlerde takip ediyordum.
Orası kaçıklar için.
Kaçık kızı.