Examples of using Müsade etmeyeceğim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Alçıları kokuyordu onun için çıkartana kadar yatak odasında yatmasına müsade etmeyeceğim.
Ölmene müsade etmeyeceğim… Biz kızı kurtarmaya koştuğumuzda,
Bölünmesine müsade etmeyeceğim. Eğer bunu başarırlarsa… Ben binlerce yıllık Cumhuriyetin.
Bölünmesine müsade etmeyeceğim. Eğer bunu başarırlarsa… Ben binlerce yıllık Cumhuriyetin.
Tartışmayı gene farklı bir yöne çekmene müsade etmeyeceğim, Jack. Hayır, biz.
Tartışmayı gene farklı bir yöne çekmene müsade etmeyeceğim, Jack. Hayır, biz.
Tartışmayı gene farklı bir yöne çekmene müsade etmeyeceğim, Jack. Hayır, biz.
Ben bu çocuğun orada bir yerde ölmesine, bu gemide bulunduğum sürece müsade etmeyeceğim!
Ben binlerce yıllık Cumhuriyetin Eğer bunu başarırlarsa… bölünmesine müsade etmeyeceğim.
Bana iki dakika müsade et, Jimmy.
Lütfen bana bir dakika müsade et, şu an nerede olduğumu bilmiyorum.
Onu görmeme müsade ettiğin için teşekkürler.
Müsade et, tamam, bekle. Üzgünüm.
Laktozum müsade etmiyor. Sağol, almayayım.
Düşünmeme müsade et.
Şöyle hafiften bir burnumdan genirmeme müsade et maden suyu içtim de.
Müsade et!- Ne düşünmemi bekliyorsun ki?
Müsade et!- Ne düşünmemi bekliyorsun ki?
Biraz müsade et ona.
Işığımı sizinkine katmama müsade ettiğiniz için. Teşekkürler.