ORTAYA ÇIK in English translation

come out of there
çık oradan
dışarı çık
ortaya çık
çıkın oradan
oradan çıkmasını
kaldırıp dışarı çık
buraya gel
çık şuradan
appear
görünüyor
görünür
görünen
gibi görünüyor
gözüküyor
anlaşılan
ortaya
ortaya çıktı
görünüşe göre
belirdiğinde
show up
ortaya
ortaya çıktın
göstermek
çıkageldin
görünür
görün
gözükmek
arise
kalk
kalkın
ortaya
yüksel
ortaya çık
doğ
çıkarsa
get out there
oraya çık
oraya git
dışarı çık
oraya çıkın
oraya gidin
çık şuraya
buradan çık
defol buradan
çıkın buradan
çekil oradan

Examples of using Ortaya çık in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hazır olduğunda, erkek gibi ortaya çık ve benimle bir albüm yap.
So when you're ready man up and make a record with me.
Ortaya çık Ve onlara kim olduğumu göster!
Come forth and show thy bulbous!
Ortaya çık, şükranımı kabul et.
Come upfront, accept my gratitude.
Ortaya çık ve göster kendini.
Come forth and show yourself.
Ortaya çık ve kendini göster!
Just come out and show yourself!
Ortaya çık! Baylar ve bayanlar.
Come forth! after nearly a century deceased, Ladies and gentlemen.
Ortaya çık ve kötülük ruhlarımızı birleştirsin!
Come forth and let evil twist their souls!
Güzel. Ortaya çık, yere uzan.
Good. Come on out and lay down on the ground.
Angel, ortaya çık!
Angel, come along!
Ortaya çık Altın Kral… namıdiğer Ghidorah!
Come forth, the Golden King, whose name is Ghidorah!
Ortaya çık! Ölümün Kanatları!
Come forth! The Wings of Death!
Ortaya çık! Ölümün Kanatları!
The Wings of Death! Come forth!
Lütfen, ortaya çık. Bayan Gark?
Please, come forward, whoever you are. Mrs. Mulch?
Ortaya çık. Lütfen.
Please, come forward.
Ortaya çık. Lütfen.
Come forward. Please.
Ortaya çık yoksa o ölür.
Don't show up or he will die.
Bu harika Ah Mui, ortaya çık, bir ailen var.
That's great Ah Mui, turn out, you have a family.
Bu evde yaşayan ruha sesleniyoruz, ortaya çık ve bizimle iletişim kur.
We call upon the spirit inhabiting this house to come forward and communicate with us.
Hey, tavuk pisliği, ortaya çık!
Hey, chickenshit, come on out of there!
Pekâlâ George, ortaya çık.
All right, George, come forward.
Results: 61, Time: 0.0544

Ortaya çık in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English