Examples of using Otoriteye karşı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Otoriteye karşı koymak için burnunu her işe sokarsın.
Anything to thumb your nose at authority.Ayrıca otoriteye karşı olan isyankar tavırlarınızı anlıyorum.
I also understand your rebellious attitude toward authority because of.Ayrıca otoriteye karşı olan isyankâr tavırlarınızı anlıyorum.
I also understand your rebellious attitude toward authority because of.Otoriteye karşı sorunu var… ve işindeki başarısına çelme takanlara karşı… çok derin kızgınlık duyguları besliyor.
He has a problem with authority and a deep-seated resentment.Otoriteye karşı saygı'', dört?
Respect for authority, a four?Tutum düşmüş. Otoriteye karşı saygıdan sıfır vermişsin.
Tutum düşmüş. Otoriteye karşı saygıdan sıfır vermişsin!
Attitude, down. Respect for authority, you gave me a zero!Halkımız için otoriteye karşı silahlı mücadele!
Hâlbuki anarşizm her türlü hiyerarşiye, otoriteye karşı demek.
Whereas anarchy is rejecting all types of hierarchy, authority.Hastalıklı bir şekilde otoriteye karşı geliyor.
He pathologically flaunts authority.Bu durunda farkına varmadıysan Kitt, Zoenun otoriteye karşı güven sorunu var.
In case you haven't noticed it, Zoe has trouble trusting authority figures lately.Romalılar 13:2de yazdığı gibi, Kim otoriteye karşı gelirse.
As it says in Romans 13:2, Whosoever resists the authorities, resists what God has appointed.Ama Almanyaya geri döndüklerinde, sürekli otoriteye karşı çıkmış… ve bu yüzden çok ceza yemiş.
And was often flogged for it. But, back in Germany, the boy rebelled constantly against authority.Ama Almanyaya geri döndüklerinde, sürekli otoriteye karşı çıkmış… ve bu yüzden çok ceza yemiş.
But, back in Germany, the boy rebelled constantly against authority and was often flogged for it.Anlaşılan zor zamanlar geçirmiş. Otoriteye karşı gelmek, sinir bozukluğu gibi sorunları varmış.
Apparently she's going through a hard time, rebelling against authority, anger issues, that sort of thing.Fakat şimdi, arkalarındaki çetenin gücüyle genç şahin otoriteye karşı ayaklanabilir.
But now, with the might of the gang behind them, young caracara can rise up against authority.Video klip, Bartın Springfield İlköğretim Okulunda kendi dans koreografisini yapmaya karar verdiğinde otoriteye karşı olan tipik isyanını içermektedir.
The music video features the typical plot of Bart rebelling against authority when he decides to put his own spin on a rigidly choreographed dance presentation at Springfield Elementary School.Bu testlerin sonuçları hepsinin de her türlü… otoriteye karşı öfke duyduğunu ortaya koyuyor.
But the results of these tests point out… that each has a built-in resentment against authority.Ama, içimizde bazı sadık olmayanlar var otoriteye karşı gelenler bizim yasalarımızı anlamayanlar var.
However, there are those amongst us who are disloyal, who would plot against authority, who do not understand law and order.Otoriteye karşı geliyorlar, diğer türlere göre-- üstün olduklarına inanmışlar.
They are contemptuous of authority, convinced that they 
