Examples of using Oyunun sonunda in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bana en ilginç gelen nokta ise, oyunun sonunda geri-bildirim ve istatistik almanız, neleri becerebildiğinize dair.
Oyunun sonunda 40 jeton biriktiremeyen herkesin tüm oylarını Totobami-samaya vermesi gerekiyor! Sonuç olarak!
Olabileceğinizin en iyisi olmak için potansiyelinizi ortaya çıkarmaya benim kitabımda kazanan olacağız. oyunun sonunda tabelada yazan umurumda değil, emek harcayıp konsantre olursanız.
Oyunun sonunda üçlü'' eskiden olduğu gibi''( bu ifade Winnienin eski stilini hatırlatır) el ele tutuşur ve kesintisiz bir Kelt düğümü ya da Möbius şeridi oluşturur.
Oyun sonunda en az ceza puanına sahip olmak.
NaVi onları'' oyun sonunda'' yendi.
Oyun sonunda bitmişti, Çubuk Adam özgürdü.
AlphaGo zaman zaman oyun sonunda hatalar yapıyor.
Her şeker bir dolar bir gerçek dolar, oyun sonunda ödeyeceksiniz.
Oyunun sonunda berabere kaldık.
Oyunun sonunda, topu geri istediğinde.
O oyunun sonunda… Bu imkansız.
Majeste, oyunun sonunda Desdemona boğuluyor.
Oyunun sonunda tek bir kişi kalacak.
Hayır, bu oyunun sonunda ödül yok.
Oyunun sonunda Amirali onu selamlarken mi gördüm?
Çok nadir olarak, oyunun sonunda iyi görünür.
Oyunun sonunda Amirali onu selamlarken mi gördüm?
Tabi ki görevi tamamlamayı başaramazsanız oyunun sonunda öleceksiniz.