Examples of using Planlama in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Lütfen öğleden sonra inşaat planlama takımıyla plânladığım görüşmeyi yürüt.
Sen planlama komitesindeydin.
Planlama komisyonunda Sonnynin oyu.
Planlama aşamasında bir plan diyebilirsin.
Unified Shilla Oteli için planlama projesi nasıl gidiyor?
İyi de sen hiç planlama teklifi yazdın mı?
Onların Tomu cezalandırmak için planlama şekli biraz ciddi görünüyor.
Planlama ve inşa çalışması 1998 ile 2013 arasında gerçekleştirildi.
Furst'' New York şehri planlama komisyonu olmasaydı ne hale gelirdi diye düşündük.
Ben planlama ya da onun gibi birşey yapmadım.
Da Aile Planlama Derneğinden bir kadın gördüm.
Planlama ekibi ve asistanlar.
Aylık planlama Cuma gününe kadar masamda olsun.
Planlama komisyonundaki erkek arkadaşı, evli ve 60 yaşında.
Planlama komisyonundaki erkek arkadaşı, evli ve 60 yaşında.
Planlama komisyonundaki erkek arkadaşı, evli ve 60 yaşında.
Planlama işi benim sorumluluğumda değil.
Öldürmeyi planlama mı?
Peki planlama nasıl devam ediyor?
Bay Lee, planlama yeteneğiniz gerçekten güçlü.