SAKAT BIR ÇOCUK in English translation

crippled boy
crippled kid
a deformed kid
a crippled child

Examples of using Sakat bir çocuk in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bir geçitte aksayarak yürüyen sakat bir çocuğun… fotoğrafını çektim.
Hobbling down an alley-way. of crippled boy… I took a photo.
Doğum günü partisinde sakat bir çocuğu kucakladın… ve daha sonra… gidip insanların gözlerini çıkarıyorsun.
And then you cut people's eyes out. You, uh, you hug a crippled kid at his birthday party.
ama sakat bir çocuğun ebeveynleri olmak ister misiniz?
but a parent of a child with a disability?
Sophie ve Mackenzie sakat bir çocuğu tuvalete kilitlemiş
Sophie and mackenzie locked a handicapped kid. In the bathroom,
Sakat bir çocuğun bisikletini çalan bir adamdan ne beklenir?
What do you expect from the guy who stole a crippled kid's bicycle…- when his truck broke down?
Hedefimizden sapmamalısın. Sakat bir çocuğun bisikletini çalan bir adamdan ne beklenir?
What do you expect from the guy who stole a crippled kid's bicycle… Relentless!
Ormanda sakatlanmış bir çocuğun bulunması konusunda… polis, karanlık işler çeviren bir organizasyonun varlığından şüpheleniyor.
The discovery of a mutilated teenage boy in the forest… has police distressed about the possibility of an organization of dark forces.
Bir zombi ne aptal bir çocuk teşhirci bir sakat.
A stupid kid what A zombie a cripple an exhibitionist.
Bir zombi ne aptal bir çocuk teşhirci bir sakat.
A cripple an exhibitionist A zombie what a stupid kid.
Bir zombi bu süslü bir parti mi? ne aptal bir çocuk bir sakat teşhirci?
A cripple an exhibitionist A zombie what a stupid kid is this a fancy dress party?
Bir zombi bu süslü bir parti mi? ne aptal bir çocuk bir sakat teşhirci.
A stupid kid what A zombie a cripple is this a fancy dress party? an exhibitionist.
Sakat bir siyah çocuk tanımıyorum.
I don't know any crippled black kids.
Sakat bir çocuk olarak Duvarın ötesine geçti… ve Üç Gözlü Kuzgun oldu.
A crippled boy, He crossed beyond the Wall, and became the Three-Eyed Raven.
Yukarıda sakat bir çocuk var.
There's a crippled kid upstairs.
Sakat bir çocuk hakkındaymış.
It was about some crippled kid.
Sakat bir çocuk. Belki de bir cin
A deformed kid. Maybe an elf
Hepimizin içinde sakat bir çocuk yaşıyor en çok da Chawkın.
In each of us, there lives a crippled child mostly Chawk.
Düzgün ateş edemeyen, sakat bir çocuk değilim ki.
I'm not just some crippled kid can't shoot straight.
Sakat bir çocuk. Belki de bir cin ya da canavardır.
Maybe an elf or a leprechaun. A deformed kid.
Ve Üç Gözlü Kuzgun oldu. Sakat bir çocuk olarak Duvarın ötesine geçti.
A crippled boy, and became the Three-Eyed Raven. He crossed beyond the Wall.
Results: 236, Time: 0.0217

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English