SEN GITMEDEN in English translation

• you go
• you left
• you leave

Examples of using Sen gitmeden in Turkish and their translations into English

Sen gitmeden önce yapacağımız konuşmayı bir yapalım isterim.
Wanna have that talk we was going to have before you left.

Sen gitmeden doğru yaptığımdan emin olmak istiyorum.
I want to be sure I know what I'm doing before you go.

Sen gitmeden önce bir şeyler diyecektim ama.
I wanted to say something before you went away, but.

Sen gitmeden olmaz.
Not unless you leave.

Sen gitmeden konuşmalıyız.
I must talk to you before you leave.

Sen gitmeden önce yattık.
We had slept together before you left.

Sen gitmeden özleyemem ki.
I can't until you leave.

Ayrıca sen gitmeden ne kadar vaktimiz var?
How much time do we have before you leave?

Sen gitmeden önce.
Before you to go.

Belki sen gitmeden.
Maybe before you go in.

Sen gitmeden önceki konuşmamızı hatırlıyor musun?
Remember the last time we talked just before you went away?

Frasier, sen gitmeden konuşabilir miyiz?
Frasier, before you go, can I talk to you for a minute?

Sen gitmeden, Phil ve Hal ile fotoğraf çektirelim.
Before you go, let's get a picture with Phil and Hal.

Tamam, sen gitmeden… bunları kurutmuş olurum.
Okay, I will have these… dry for you before you leave.

Belki mektup sen gitmeden gelir.
Maybe the letter will come before you leave.

Sen gitmeden tekrar konuşuruz, tamam mı?
And we will talk before you leave, okay?

Sen gitmeden önce bir şeyler söylemek istemiştim ama… onu sevmiştim.
I wanted to say something before you went away, but.

Kral Bjorn. Sen gitmeden yetişeyim istedim.
I wanted to catch you before you left. King Bjorn.

Sen gitmeden yetişeyim istedim. Kral Bjorn.
I wanted to catch you before you left. King Bjorn.

Kral Bjorn. Sen gitmeden yetişeyim istedim.
King Bjorn. I wanted to catch you before you left.