TAKTIRDE in English translation

will
olacak
eder
edecek
olur
gelecek
verecek
yakında
birazdan
olacak mı
hemen
otherwise
yoksa
aksi takdirde
başka türlü
diğer türlü
aksine
aksini
tersini
dışında

Examples of using Taktirde in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
İlacınız harika, aksi taktirde şovum iptal olacaktı.
Your medicine is great, else my show would have been cancelled.
Ucuzcu avcılar Slitheenlerin reklamını yakaladığı taktirde iptal edecek.
There you go. That cancels out the Slitheen advert in case any bargain hunters turn up.
O zaman hemen bir tane bulsan iyi edersin. Aksi taktirde beni sarhoş edemezsin.
Well, you better find one or you will never get me drunk.
Onları kafalarından vurmalısın, aksi taktirde ölmezler.
You got to shoot'em in the head, or they won't die.
Satyavati, oğlu kral olmadığı taktirde evlenmeyi reddetti.
Satyavati refused to marry, unless her sons could be king.
Taylor Swiftin yeni albümünden nefret etmemizi istemediğin taktirde.
Unless you need us to hate the new Taylor Swift album.
Demek istiyorum ki, nefret etmediğin taktirde harika olabilir.
I mean, unless you hate being cool.
Teşekkür ederim. Bu taktirde, eve gidebilirsin.
In that case, you may go home.
Yerden en az 160 km yukarda yapmadığım, silahlanmadan korkutacak anı yakalayamadığım taktirde.
Unless I do it At least 100 miles Above ground.
Yerden en az 160 km yukarda yapmadığım, silahlanmadan korkutacak anı yakalayamadığım taktirde.
Unless I do it at least 100 miles above ground, just barely in time.
Hepsinin yalan söylediğini düşünmediğin taktirde onları bulabiliriz.
We can find them, unless you think they would all be lying too.
Ülkeden kaçıp gitmek isterseniz adımı söylediğiniz taktirde size yardım ederler.
You say my name and they will help you.
Geri gelmediğiniz taktirde.
Not unless you don't come back.
Söyle çarşambaya kadar mühlet, aksi taktirde kendi kestanesini kendine çizdirtirim.
Tell him the rest by Wednesday or I will make him stick himself.
Bilincine kavuştuğu taktirde çocuğun yaşayacaklarını biliyorum.
I do know what the boy will go through should he regain consciousness.
Aksi taktirde geçen senenin uzman raporlarını içeren bir e-mail Robert Californiaya gönderilecek.
Or in this case, an email gets sent to Robert California containing the consultant's report from last year.
Kendilerine emrettiğin taktirde çıkacaklarına dair yeminlerinin en ciddi olanıyla ALLAHa yemin ettiler. De ki.
They swear their strongest oaths by Allah that, if only thou wouldst command them, they would leave their homes.
Yani bu pazartesi çekimi almadığım taktirde, hapisanedeki duş arkadaşların sana bir'' hoşgeldin partisi'' düzenleyecekler.
So unless I get a check by Monday, your shower buddies from jail will be throwing you a"welcome back" party.
Boyun eğmemeye devam ettiğin taktirde, zihninin derinliklerinde, çok daha hoş olmayan şeyler var.
If you continue to disobey, from deeper in your mind, there are things even more unpleasant.
Böylece kraliyet kanı taşıyanların, meydan okunmadığı taktirde… altın orduya komuta etmelerini sağlayan sihirli bir taç yapılmış.
To command the Golden Army if unchallenged. So a magical crown was forged that would allow those of royal blood.
Results: 232, Time: 0.6886

Top dictionary queries

Turkish - English