Examples of using Tek boş in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Çarşamba tek boş zamanları.
Cumartesi tek boş günü zaten.
Tek boş yer burası değil.
Dekan burası tek boş yer dedi.
Tek boş koltuk buydu, bu yüzden.
Eminim. Sekizinci kat tek boş olan yer.
Yemek yiyebildiğim tek boş zaman… sorun değil.
Bugün Martinin tek boş günü, ve Rebeccanın uyku vakti geçti.
Burası sahip olduğumuz tek boş özel oda.
Tek boş zamanım, yemek aralarıydı.
Tek boş akşamını da o moruğa mı ayıracaksın yani?
Tek boş akşamını da o moruğa mı ayıracaksın yani?
Sadece tek boş sandalye buydu.
Ama tek boş saatim buydu. Bu saatte aradım, üzgünüm.
Tom odada kalan tek boş koltuğu aldı.
Bugün cumartesi ve tek boş günümüz.
Tamam, ama bu olmaz, çünkü evdeki tek boş oda.
Şaşılacak şey şu ki parktaki tek boş yer bunun yanı.
Meydandaki tek boş ev 14 numara maalesef.
Bendeki tek boş şey, ismim Titta Di Girolamo.