TUTMAK IÇIN HER ŞEYI in English translation

anything to keep
tutmak için her şeyi
tutacak her şey
tutmak için herşeyi

Examples of using Tutmak için her şeyi in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bak, seni burada tutmak için her şeyi yapacağım Emily.
Look, I'm gonna do everything I can to keep you here, Emily.
Seni olayın dışında tutmak için her şeyi yapacağız. -Aile.
We will do everything to keep you out the frame. Family.
Seni olayın dışında tutmak için her şeyi yapacağız. -Aile.
You out the frame. We will do everything to keep Family.
Oğlumu güvende tutmak için her şeyi yaparım.
I would do anything to keep my son safe.
Sevdiklerini güvende tutmak için her şeyi yapabilecek olan biri.
Who will do anything to keep the people he loves safe.
Onu güvende tutmak için her şeyi yaparım.
I would do anything to keep her safe.
Sizi sağlıklı ve hayatta tutmak için her şeyi yapmamız emredildi.
Our orders were to try everything to keep you alive and contained.
Yani evet. Onu hayatta tutmak için her şeyi yaparım.
So, yeah, I will do anything it takes to keep him alive.
Ama kararımı vermiştim. Onu hayatta tutmak için her şeyi yapacaktım.
But I was clear. I would do anything to keep this man alive.
Yerinde olsaydım, onu hayatta tutmak için her şeyi yapardım.
If I were you, I would do anything to keep him alive.
Sistemin sahibi olduklarını sanıyorlar ve ellerinde tutmak için her şeyi yaparlar.
They think they own the system and they will do anything to keep that power.
Biliyorsun, Savaş Bulutu beni Garagna ile görüşmekten uzak tutmak için her şeyi yapacak.
You know, War Cloud will do anything to keep me from seeing Garagna.
O zamana dek onu hayatta tutmak için her şeyi yapacağım.
Until then, I will do everything I can to keep her alive.
Çalışmalarımı DCdeki o palyaçolardan uzak tutmak için her şeyi yaptım.
I did everything I could to keep my work away from those clowns in DC.
Ve insanları önemsiyorsan onları güvende tutmak için her şeyi yaparsın.
And caring about people means you do whatever it takes to keep them safe.
İyi bir dansçı, partnerini havada tutmak için her şeyi yapar.
A good dancer does anything to keep their partner aloft.
Bir baba gibi, Aileni güvende tutmak için her şeyi yaparsın, Onların güvenini sarsacak olsan bile.
As a father, you do everything to keep your family safe, even if you have to break their trust.
Ahıra girdiğin zaman seni yanımda tutmak için her şeyi riske atmaya hazırdım ama sen gidip kaderinle yüzleştin.
When you went into the Barn, I was willing to risk anything to keep you with me while you faced your fate head-on.
Onu ayakta tutmak için her şeyi yapacağımı söyledim ve davayı geri almakla başlıyorum.
And it's gonna start with me taking back this case. Now, I told you I would do anything to keep him alive.
Onu güvende tutmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Bunca zaman Haç Kılıcı Tarikatı.
The Brotherhood of the Cruciform Sword have been prepared to do anything to keep it safe.
Results: 70, Time: 0.0266

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English