Examples of using Umutlar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Umutlar içinde bir dünya.
Yaralara rağmen. Kalbimdeki umutlar… hâlâ duracak mı?
Kalbimdeki… umutlar… hâlâ sürecek mi?
Umutlar azaldığında.
Getiren bu yanlış umutlar. Bizi buralara kadar.
Bazı umutlar gösteriyor.- Ve bu işin.
Umutlar söndü.
Verdiğin umutlar sen de kalabilir.
Ama umutlar aynı kalır.
Umutlar meteorun parçalanacağı yönünde.
Umutlar artık boş yere.
Umutlar ve hayallerle dolu bir oda haline getirerek, yeniden dekore ettim.
Tıp umutlar üzerine kuruludur.
Ama şimdi bütün umutlar söndü.
Öpücükler, sarılmalar,… umutlar, sevgi?
Hayatta güzel gelen umutlar vardır.
Fakat hala umutlar tükenmemiş.
Altın umutlar.
Hayat sanki bir pamuk şekerdir, umutlar ve hayaller arasında dönen.
Şurada ne dediğine bak.'' Hastalık Kontrolü Merkezinde umutlar tükendi.