YÜZÜNÜ in English translation

face
surat
yüz
yüzleşmek
karşısında
so
yani
peki
öyle
yüzden
kadar
böylece
demek
o yüzden
ki
de
faces
surat
yüz
yüzleşmek
karşısında
facing
surat
yüz
yüzleşmek
karşısında
faced
surat
yüz
yüzleşmek
karşısında

Examples of using Yüzünü in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Dikiz aynasına baktım ve yüzünü gördüm.
I will LOOK IN THE REAR-VIEW MIRROR AND I will SEE HIS FACE.
Gözümü açtığımda ilk onun güzel yüzünü görmüştüm.
HER BEAUTlFUL FACE WAS THE FiRST SlGHT i EVER SAW.
Şimdi gerçek yüzünü görüyor musun?
Now do you see your true self?
Yüzünü paramparça eder'' dediler.
He will literally rip your face off.
Sakla yüzünü, dünya bulamaz izini.
Hide your face So the world will never find you.
Yüzünü hatırlamak istiyorum.
I wanta remember you face.
Gerçek yüzünü gösterdi.
He showed his true colors.
Batı nehri şehrimizin yüzünü şu an kötü gösteriyor.
West River is currently a blight on the face of our fair city.
Şuan yüzünü bile görmek istemiyorum.
I can't even look at you right now.
Ta ki yüzünü parçalayana dek.
Until they rip your face off.
Yüzünü sakla.
Yüzünü de, gözlerini de göremedim.
No face, no eyes.
Birinin yüzünü yediğini duydum.
I heard he ate somebody's face.
Bana gerçek yüzünü göster ve onurlu bir şekilde öl.
Show me your true face so you can die with dignity.
Marcie, benimle konuşurken yüzünü bana döner misin?
Marcie, have the nerve to face me when you're speaking to me?
Gerçek yüzünü göstermeye başladı.
He showed his true colours.
Tekrar yüzünü görmek istiyorum!
I want to see yourface again!
Her gün yüzünü denize dönersen kendini sanki çıkmaza girmiş gibi hissedersin.
If you face the sea everyday, you feel like you have reached a dead end.
Yüzünü dön!
About face.
Saçının yüzünü kapladığı harika bir resim oldu.
That was a great picture of your head covered in hair.
Results: 11267, Time: 0.0649

Top dictionary queries

Turkish - English