Examples of using Yüzünü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Dikiz aynasına baktım ve yüzünü gördüm.
Gözümü açtığımda ilk onun güzel yüzünü görmüştüm.
Şimdi gerçek yüzünü görüyor musun?
Yüzünü paramparça eder'' dediler.
Sakla yüzünü, dünya bulamaz izini.
Yüzünü hatırlamak istiyorum.
Gerçek yüzünü gösterdi.
Batı nehri şehrimizin yüzünü şu an kötü gösteriyor.
Şuan yüzünü bile görmek istemiyorum.
Ta ki yüzünü parçalayana dek.
Yüzünü sakla.
Yüzünü de, gözlerini de göremedim.
Birinin yüzünü yediğini duydum.
Bana gerçek yüzünü göster ve onurlu bir şekilde öl.
Marcie, benimle konuşurken yüzünü bana döner misin?
Gerçek yüzünü göstermeye başladı.
Tekrar yüzünü görmek istiyorum!
Her gün yüzünü denize dönersen kendini sanki çıkmaza girmiş gibi hissedersin.
Yüzünü dön!
Saçının yüzünü kapladığı harika bir resim oldu.