Examples of using Yakışıklı bir adamın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayır. Oldukça yakışıklı bir adamla evde takılıyorlardı.
Jenna, burada yakışıklı bir adam var.
O teknemde yakışıklı bir adamla birlikte olsam pek bir sevinirim.
Şu hagla yakışıklı bir adama bak.
Jenna, burada yakışıklı bir adam var.
Yakışıklı bir adamla seni kafede otururken gördüm.
Orta derecede yakışıklı bir adam.
Yatakta iyi olan yakışıklı bir adamdan bahsediyoruz.
Çok, çok yakışıklı bir adam için.
Yakışıklı bir adamla tanışıp mutlu bir aileye sahip olmaktı.
Yakışıklı bir adam gördüm.- Nereye?
Yakışıklı bir adamı yakalayacaklarmış.
Nereye?- Yakışıklı bir adam gördüm?
Yakışıklı bir adamla.
Yakışıklı bir adam için fazla soğuk.
Bana Maribelin uzun, yakışıklı bir adamı aradığını söyledin.
Yakışıklı bir adam.
Yakışıklı bir adam.
Böyle yakışıklı bir adamın mı?
Yakışıklı bir adamın çenesi bu. Tabii.