Examples of using Yapılan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Normal bir günde yapılan her hareket,
Filminde yapılan espri… Bu… son Austin Powers.
Âşık olunca yapılan bir şey.
Açıklama kesindi. Bilerek yapılan-- Hayır.
Normal bir günde yapılan her hareket, karakteri oluşturur ya da bozar.
Bize yapılan da buydu.
Tuzlu yapılan her yemek… yemeğin asıl tadını gizlemek içindir.
Görevin yapılma amacı duyulan pişmanlıklar ve yapılan hatalarla ilgili.
Bir ayda yapılan farka bakın.
Portföylere baktım hep yapılan gibi.
Görüntü ve videoları düzenledim. Esada karşı yapılan isyan karşısında.
Sense burada yağda yapılan tağşişten bahsediyorsun.
Görüntü ve videoları düzenledim. Esada karşı yapılan isyan karşısında.
Bu bugüne dek benim için yapılan en güzel şey.
South Park üzerine yapılan bir belgesel var,
Bu 1986da yapılan bir araştırma ama hala geçerli.
Bundan sonra biline ki Skaikruya yapılan bir saldırı hepimize yapılmış bir saldırıdır.
Tavada yapılan kek?
Bu ezikçe yapılan yorum beklenmedik şekilde bütün yarım küreyi dolandı.
Gerçi yeni yapılan tabelalar UFO bölgelerini bulmayı biraz zorlaştırdı.