YETERLI BIR SEBEP in English translation

• good enough reason
• is reason enough
• is motive enough
• is enough incentive

Examples of using Yeterli bir sebep in Turkish and their translations into English

Bu onu terk etmen için yeterli bir sebep olabilir.
It's reason enough to leave him.

Bu yeterli bir sebep değil, Deacon.
DEACON, THAT'S NOT A GOOD ENOUGH REASON.

Patronu kaçırmak için yeterli bir sebep olabilir mi?
Could be reason enough to grab up the boss?

Sence yeterli bir sebep mi?
Isn't this a reason good enough?

Mesafeli olman için o bile yeterli bir sebep olmalı.
That alone should be enough reason for you to keep your distance.

Benim için yeterli bir sebep bu.
That's good enough reason for me.

Uçağı düşürmek için yeterli bir sebep olmadığından onu dikkate almamıştık.
As that's not enough motive to crash a plane, we cleared her.

Yeterli bir sebep.
Reason enough.

Sanki seni kaybetmek yeterli bir sebep değil.
Like losing you isn't enough reason.

Yeterli bir sebep mi?
Is that a good enough reason?

Cinayet için yeterli bir sebep.
Motive enough for murder.

Sadece yeterli bir sebep istiyorum.
I want one good reason.

Bu yeterli bir sebep.
That's enough of a reason.

Yeterli bir sebep olacağını farz ederdim. Üç dostunu Beecheyde gömmenin.
Was sufficient motivation. I would think burying three of your mates on Beechey.

Yaşamak için yeterli bir sebep olmalı. Böylesi şirin bir çocuk yapmak.
Making a child so sweet might be reason enough to live.

Bence bu yeterli bir sebep.
I would say, that's enough of a motive.

Ve bu yeterli bir sebep olmalı.
And it should be reason enough.

Öldükten sonra görünmek yeterli bir sebep değil m?
Is that sufficient reason to appear after death?

Bu cesede dokunmak için, benim için yeterli bir sebep değil.
Another good reason for me not to be the one to touch the body.

İşte bu da ölmen için yeterli bir sebep.
Which is just one reason why you should die.