Examples of using Zamanı değil in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Şimdi romantizmin zamanı değil!
Kişisel bir maceraya girmenin zamanı değil.
Şimdi zamanı değil.
Seni temin ederim, şakanın zamanı değil.
Christopher, zamanı değil.
Gerçekten şaka yapma zamanı değil.
Şimdi bunun zamanı değil.
Şu anda salaklık yapma zamanı değil.
Reade, bu bir balıkçılık gezisine çıkmanın zamanı değil.
Tagon, bu konuda tartışmanın zamanı değil.
Ella şimdi zamanı değil.
İş konuşmanın yeri ya da zamanı değil.
Ne istiyorsunuz? Şimdi zamanı değil!
Ama zamanı değil.
Ama zamanı değil şimdi. Hala istiyorum.
Kafa karışıklığının zamanı değil. Hayır.
Kafa karışıklığının zamanı değil. Hayır.
Savaşa hazır olmalıyız ama şu an savaş zamanı değil.
Şimdi ondan çalmanın zamanı değil.