ИЗЛЯЗАТ - превод на Турски

• çıkmak
• çıkarsa
• çıkacak
• dışarıda
• çıkmadıkça
• çıktığında
• çıktıkları
• çıkınca

Примери за използване на Излязат на Български и техните преводи на Турски

Милиони хора излязат на улиците.
Milyonlarca insan sokaklara çıkmıştır.

Ще му излязат зъбите от страх.
Korkudan anında dişleri çıkar.

Не Ще излязат, когато са готови.
İşleri bitince onu dışarı çıkaracaklar.

Когато нещата излязат извън контрол.
Olaylar kontrolden çıkmaya başlayınca.

Нека излязат от зоната.
Tamam. Bırakalım da, bölgeden çıksınlar önce.

И, и когато моите творения излязат през тази врата, те започват техен си живот.
Ve benim yarattıklarım bu kapıdan çıktıklarında, kendi hayatları olur.

Трябва ли да ви напомня какво става, ако нещата излязат извън контрол?
Tüm bunların kontrolden çıkması durumunda neler olacağını size hatırlatmam mı gerekiyor?

Пръстта именно с това след като излязат от затвора и отидат в градините.
Hapisten sonra bahçeye geldikten sonra insanların çamuru ilişkilendirdikleri de bence bu.

Ако излязат на улицата, ще увеличат натиска над правителството!
Eğer sokaklara dökülürlerse hükümetin üzerinde bir toplum baskısı yaratacaklardır!

Как може шест души да влязат и излязат от стаята, без.
Kişi odaya girip çıkarken nasıl oluyor da.

Излязат ли ще те помоля за нещо.
Onlar gittiklerinde senden bir şey yapmanı isteyeceğim.

А когато излязат няколко педераста, ги показват в цяла Украйна.
Bunıñ kibi kontsertler mühlisler tarafından bütün Ukrainada keçirilecek.

Оставете ги да преминат началните рундове и после… Когато излязат от болницата.
Hastaneden taburcu olduktan sonra onların ön elemeleri geçmelerini sağlayın.

В следващите 10-15 години тези хора ще излязат в пенсия.
Bundan 10-15 yaş geriye çekilerek emeklilik yaşı tesbit edilir.

А когато излязат от киното, вече ги чакат дузина социопати?
Yani Kristen Bell ve çocukları filmden çıktığında dışarıda onlarca sosyopat onları bekliyor olacak?

А колко ще им искате, за да излязат?
Defolup gitmek için olardan ne kadar alıyorsun?

Трябва да се отвори врата, за да излязат.
Dışarı çıkmak için bir kapıya ihtiyaçları vardı.

Ти също. Не ги пусна да излязат.
Çıkmalarına izin vermeyerek sen de işini yaptın.

Когато тримесечните отчети излязат, всеки с лаптоп ще разбере всичко.
Yılın çeyrek raporları geldiğinde bilgisayarı olan herkes…-… ne olduğunu görecek.

Да изчакаме докато излязат.
Dışarı çıkmalarını bekleyelim.