Примери за използване на Bakmaz на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Merak etme kimse gözlerine bakmaz.
Finn varken Clarke dönüp sana bakmaz.
Hiç camdan dışarı bakmaz mısın?
Şımarıksın. Ama fırça buna bakmaz.
Bana kimse bakmaz.
Bencil değildir. Teninizin rengine bakmaz.
Sizin felsefenizi sormaz, ya da renginize bakmaz.
Kimse oraya bakmaz.
Ve inan bana kimse doğruyu söyleyip söylemediğime bakmaz.
Balığa gidip ne kadar büyük balık tuttuğumuza bakmaz mıyız?
Kimse de size deli gözüyle bakmaz.
Asla arkasına dönüp bakmaz.
Aşık olmak şöyle dursun, Angarchandın oğulları kızlara bakmaz bile!
Kimse ne yapıyorsunuz diye bakmaz.
Kardeşinin bir fotoğrafı olsaydı, bakar mıydın, bakmaz mıydın?
Ve geriye bir kez bile bakmaz.
Oraya kimse bakmaz.
Eric Bottler liseden mezun olur ve asla arkasına bakmaz.
Asla arkasina dönüp bakmaz.
Seninle birisi konuşurken yüzlerine bakmaz mısın?