Примери за използване на Daha tuhaf на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Daha tuhaf şeylerde oldu.
Düşündüğümden daha tuhaf.
Daha tuhaf görüntüler… önceki gibi.
Hangisi daha tuhaf bilmiyorum.
Çok tuhafsın, benden daha tuhaf.
Bu çok daha tuhaf.
Sana yalan söylediğimi ve yanlışlıkla seni rufilediğimi biliyorum ama daha tuhaf şeyler olmuştur, değil mi?
Bir kural olarak,'' Holmes daha tuhaf bir şey daha az gizemli'' dedi kanıtlıyor olabilir.
Mağara ekibi derine indikçe her odada bir öncekinden daha tuhaf ve göz alıcı kristaller ortaya çıkıyor.
Bir kelime uydurup daha sonra kendi benliğini kazanmasını izlemekten daha tuhaf bir duygu yok.
Eğer gerçek buysa belkide orada Amerikanın batısında daha tuhaf, yabancı karşılaşmalar olmuştur.
babanla benden daha tuhaf bir çift de yoktur.
Bunu daha tuhaf yapan şeyse mektuplarda havadan sudan konuşmuşlar. Haberler, hava durumu, sporla ilgili şeyler mesela.
Evren, sadece anladığımızdan daha tuhaf değil, anlayabileceğimizden de daha tuhaf.”.
Hangisinin daha tuhaf olduğunu bilemiyorum bütün eşyalarımın Ölü Ajanlar Mahzenine kaldırılmış olması mı yoksa bir Ölü Ajanlar Mahzeninin olması mı?
Hatta daha tuhaf bir hususa cüret edilirse,
Eğer evren varsayabileceğimizden daha tuhaf ise, bunun sebebi buzul çağının Afrikasında hayatta kalmak için,'' sadece varsaymamız gerektiği kadarını'' varsaydığımız için doğal seçilmiş olmamız olabilir mi?
Tahmin edebileceğimizden daha tuhaf'' söylemi ünlü bir biyolog olan J.B.S. Haldanee ait. Haldane şöyle diyor:'' Şu anda benim kuşkum, evrenin sadece tahmin ettiğimizden daha tuhaf değil, fakat tahmin edebileceğimizden de daha tuhaf olduğu.
Okyanus yolcuları çok farklı şekillerde görünebilirler-… ve bazıları bundan daha tuhaftır.
Genellikle gerçek hayalden daha tuhaftır.