Примери за използване на Daha на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu daha sürecekse biraz yiyecek gönderseniz iyi olur.
Daha derin araştıracağımızı biliyordu.
Bunu ne kadar daha sağ tutabileceğimi bilmiyorum, efendim.
Kızım daha dört yaşında!
Beni bu kaçıklarla daha ne kadar burada tutacaksın Coulson?
Daha üç günümüz var.
Tracy ile bazı sorunlarım var…-… ve burada daha ne kadar kalırım bilmiyorum.
Oğlum daha üç yaşında.
Şimdi ki soru ise bu rekor daha ne kadar süre duracak?
Seninki daha kreş düzeyi.
Southeast European Times: Bosna Hersek daha ne kadar himaye edilecek?
Ama efendim birisi daha.
Bunu okursan ey Sezar, daha yaşayabilirsin.
Seth, sabahın dördü daha.
Mousou-samanın malikânesine biraz daha var.
Gökyüzü niye daha mavi.
Alman kız Daayna daha baskın.
Yalnızca onun saçları daha koyu.
Küçük kardeşim daha çocuk.
Yerlilerin Connecticuttaki kumarhanesi daha yakın.