DENIZE - превод на Български

в морето
denizde
denizlerde
okyanusta
denizin içine
denizin içinde
и
ve
de
da
ayrıca
edip
peki
bile
морската
denizcilik
de
sea
donanma
denizci
deniz ürünleri
deniz kuvvetlerinde
su
tuzlu
в океана
okyanusa
denize
denizlerde
pasifikte
морските
denizcilik
de
sea
donanma
denizci
deniz ürünleri
deniz kuvvetlerinde
su
tuzlu
морски
denizcilik
de
sea
donanma
denizci
deniz ürünleri
deniz kuvvetlerinde
su
tuzlu
морска
denizcilik
de
sea
donanma
denizci
deniz ürünleri
deniz kuvvetlerinde
su
tuzlu
бих
BH
bhnin
böyle
asla
isterdim
olsam
ben olsam
olurum
derdim
yerinde olsam

Примери за използване на Denize на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Galiba Kaptan Oloukinenin torunu denize alışkın değil.
Изглежда, че внучката на Олукин няма морска стойка.
Denize dönük yamaçlarda bulunan mağaralara giriş yasaktır;
Забранява се достъпът до пещерите в морския клиф;
Kıyı tipleri kıyıların denize uzanış biçimlerine göre belirlenir.
По очертанията на бреговата линия се определя формата на морския басейн.
Denize yakın ama sahilde kendilerine ait yer yok.
Разположено е на морското ниво, въпреки че не се намира на брега.
radyoaktif atıkları denize dökse.
изхвърлят радиоактивни отпадъци в моретата или пък японците.
Denize düşen uçağın kara kutusu bulundu.
Намериха едната черна кутия на падналия в Черно море самолет.
Umarım bu denize geri döneceğin anlamına gelmiyordur.
Надявам се, това не означава, че се връщате по морето.
Denize gidiyoruz.
Отиваме на морето.
Punisa, denize git ve oyuncak ayı için bekle.
Пуниша, довлечи се при морето, и чакай Мечока.
Kendiliğinden köpüren beyaz denize gelince, sanki özel efekt bölümü tarafından yapılmış gibi.
Пяната на морето е толкова бяла, че изглежда като специален филмов ефект.
Denize gitmek ister misin?
Искаш ли да пътуваш по море?
Irmaklar denize karışırlar, bunu nasıl inkar edebilirim?
Как бих могла да пренебрегна факта, че реките текат към моретата?
O zaman sen söyle… Denize açıldıktan sonra hayatın ne yönde değişti?
А твоя живот как се промени след като плува до шамандурата?
Denize girince ayakları kuyruk olurmuş,
Влизайки в морето краката и се е преобразувала в опашка,
Onları denize götürebilirim.
Бих ги взел на морето.
Tüm adamlar denize çekilir, çok tehlikeli olabilir.
Всички мъже са привлечени от морето, колкото и да е опасно.
Mısırlılar, Kızıl Denize açıldıklarında da kaçak yolcu vardı.
Гратисчиите са съществували още когато Египтяните са прекосявали Червено море.
Bir akşam denize giriyordum. Giydiğim tek mayo tenimdi.
Една нощ отидох да плувам не с бански костюм, а само по кожа.
Köpek denize!
Куче зад борда!
Sonra, denize host olarak gittiğimde,
А когато станах стюард на кораб,
Резултати: 996, Време: 0.0919

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български