Примери за използване на Geçmek zorunda на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bazen baret taktırıyorlar, özellikle şantiye sahasından geçmek zorunda kaldığımda.
Buraya gelmek için kaç köprüden geçmek zorunda kaldınız.
Ama% 65e ulaşması için bu aşamadan geçmek zorunda,?
Ya da 350den Kansasa geçmek zorunda.
B Planına geçmek zorunda kalabilirsiniz.
Bir gün hepimiz bu karanlıktan geçmek zorunda kalacağız… ve ışığa ulaşacağız.
Yol boyunca sizin geçmek zorunda kalacağınız farklı engelleri bulacaksınız.
Seni geçmek zorunda kalacağım.
Önce beni geçmek zorunda kalırsınız!
Sizin oradan geçmek zorunda çocuklar.
Telepatik taramadan geçmek zorunda kalabilir.
Özet geçmek zorunda kalıyor insan bu durumu….
Sürü güneye ulaşmak için yağışlarla coşan Mara nehrini geçmek zorunda.
Ona ulaşmak isteyen önce bizi geçmek zorunda!
Dar alanlar ve loş veya karanlık ağır yıkıntılardan geçmek zorunda kalabilirler.
Sanırım planın, beni onlara karşı harekete geçmek zorunda bırakmaktı.
Bir daha olursa, harekete geçmek zorunda olacağım.
Ama konuşmak istemediğine karar verirsen diğer aşamaya geçmek zorunda kalırım.
Ama tesisi geri vermezsiniz Kardasyanlı denetleyicileriniz olarak harekete geçmek zorunda kalacağız.
Lily, bu dönemden tek başına geçmek zorunda kaldığın için çok üzgünüm.