Примери за използване на Hatan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu senin hatan değildi, Emmetindi.
Evet, tabii senin hatan, Randy. Sen daha çocuksun!
Olanların senin hatan olduğunu düşünüyorsun, değil mi?
O sayıyor… ama unutma… bu hala senin hatan?
Senin hatan değil bu.
Söylesene Jacob neden senin hatan yüzünden ben cezalandırılmak zorundayım?
Bunun senin hatan olmadığını bilmeni istedim.
Bu arada senin hatan peruktu, MacGyver.
Frank Kilgoreu hala tutuklayamamış olmamızın senin hatan olduğunu ima etmedim.
Bir göktaşının sana çarpması ve herşeyi mahvetmiş olman senin hatan değildi.
Senin hatan Matt Burnsün sitesine inanman oldu.
Bunun senin hatan olduğunu söyleyebilir misin arabasına binmeyi?
Senin hatan değildi, Amber.
Senin hatan, Tomalak.
Resmen bir yağmur ormanı sundurmasında uyudum ve bunların hepsi senin hatan.
Bu kadar süredir sevişmiyorsak bu senin hatan.
İşte hatan burada.
Bu senin hatan değil.
Senin hatan olmadığını söylemeye çalışmıştım.
Biliyorsun, ilk hatan Molly Ryanın sana şantaj yapmasına izin vermekti.