Примери за използване на Hayat boyu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Eğitimi hayat boyu devam eden bir süreç olarak kabul eder.
Hayat boyu, 50.000den fazla karikatür çizdiği tahmin ediliyor.
Hayat boyu spor yaptım ben.
Hayat boyu mutluluk istiyorsan birine yardım et….
Spor, hayat boyu devam etmeli.
Ve bazı noktalarda, hayat boyu içine saplandığım… bir rol oynuyordum.
Eğitim süreci hayat boyu devam eden bir süreç.
Gelişim ve eğitim, hayat boyu devam eden bir süreçtir.
Bu deneyimin onda, hayat boyu sürecek bir polis korkusu yarattığını söylerdi.
Artık hayat boyu cezalı!
Yani hayat boyu kim olduğunu inkara mı çalıştın?
Ve herkes hayat boyu üye.
Yargıç Scott Warren. Başkan Millsin hayat boyu-- yedeğe aldığı bir yargıç.
Eğitimin hayat boyu devam eder.
Hayat boyu sanıyordum.
Hayat boyu risotto karşılığı çocuklarımızı takas edebilirim.
Hayat boyu yönetici unvanı alıyorsun kaptan pilot, Maynard Finchle tanışıyorsun.
Evlilik hayat boyu sürmeli.
Bir aylık bir skandalı önlemek için hayat boyu sürecek bir ızdıraba katlanılmaz.
Derler ki Haziranda evlendiğinde hayat boyu gelin kalırsın.