HIKÂYELERI - превод на Български

истории
tarih
hikâye
öykü
geçmişi
hikayeler
olayı
разкази
hikayeleri
hikayeler
öyküler
öykü
anlatılar
приказки
konuşmak
masal
hikayeleri
laf
hikayeler
sözler
muhabbeti
öyküler
историите
tarih
hikâye
öykü
geçmişi
hikayeler
olayı
история
tarih
hikâye
öykü
geçmişi
hikayeler
olayı
историята
tarih
hikâye
öykü
geçmişi
hikayeler
olayı
разказите
hikayelerini
öyküleri
hikayeler
anlatıları

Примери за използване на Hikâyeleri на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Hikâyeleri ne?
Каква е историята?
bu insanların hikâyeleri.
видеото, разказите на тези хора.
Onların aşk hikâyeleri yarın sabah dokuzdan önce bitecek.
Любовната им история ще приключи преди 9 ч. сутринта.
Arabistan hikâyeleri demiştin onları anlat bana büyükannenin sana anlattığı hikâyeleri..
Историите за Арабия. Разкажи ми една сега. Тези, които баба ти ти е разказвала.
Bayan Peregrine onlara kucak açmadan önce, tuhaflarin hikâyeleri Masallarda anlatilmisti.
Преди мис Перигрин да им даде дом, историята на чудатите била записана в приказките….
Onların hikâyeleri göründüğü kadar büyülü değil aslında.
Тяхната история не е толкова пленяваща, колкото изглежда.
Hikâyeleri hatırlıyorum.
Спомням си историите.
Greenbrier vilâyetinden her geçişimizde bana hikâyeleri anlatırdı.
Разказваше ми историята винаги, когато минавахме през Грийнбрайър.
Ama onların hikâyeleri uzun zaman önce başladı.
Нейната история обаче започва отдавна.
Çocukken Nanita ninenin bize anlattığı hikâyeleri hatırlıyor musun?
Помниш ли историите, които баба Нанита ни разказваше, когато бяхме деца?
Küçük Ezginin Hikâyeleri.
Историята на малката Деси.
Size diğer hikâyeleri de anlatmama ne dersiniz?
Ами, ако ви разкажа друга история?
Dün gece ima ettiğin hikâyeleri dinlemek isterdim.
Всъщност бих се радвал да чуя историите, за които намекна миналата вечер.
Bunlar ölülerin hikâyeleri!
Това е историята на мъртвите!
Hikâyeleri neden bu kadar ilginç biliyor musun?
Знаеш ли защо тяхната история е толкова интересна?
Büyük maceralarınız hakkında ki hikâyeleri işittim.
Чух историите за вашите големи приключения.
Ve öyle görünüyor ki haritadaki her adanın anlatacak buna benzer garip hikâyeleri var.
Като че ли всеки остров на картата има подобна, странна история за разказване.
Sorun yok, düşündüm ki yani onlar hikâyeleri duymanın iyi olacağını düşündüler.
Добре ли си? Мислих… Те решиха, че ще е добре да чуеш историите.
Nasıl desem… İlginçti. Sürekli aynı hikâyeleri dinlemek.
Беше интересно да слушам една и съща история 10 пъти.
Senin gibi kızlar âşık olunca aşk hikâyeleri harika olur.
Когато, момиче като теб се влюби, ще има голяма любовна история.
Резултати: 230, Време: 0.0514

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български