Примери за използване на Kaderi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kaderi değişen kent.
Fakar her şeyin iki tane kaderi vardır.
Gerçekten buraya bu yüzden mi gönderildim diye merak ediyorum kaderi değiştirmek için.
Ben insanlığı ve kaderi çizdim.
Bu kader çizgileri kimsenin kaderi tahmin edemez.
Charlotte un kaderi hiç beklenmedik bir şekilde karşılık veriyordu.
Kaderi sürdürme konuşmasını kendine sakla.
İşi gerçekten kaderi sürdürmekse, onu bugün tekrar kurtarmalı.
Bu kaderi tetikliyor.
Excaliburun kaderi, gerçek bir kahramanın elinde kullanılmak.
O goncanın kaderi hepimizi ilgilendiriyor.
Sadece kaderi onu çağırdığında nasıl ayakta kalacağını seçebilir.''.
Her şeyin kaderi, yaşam ve ölüm, bana ait.
Kaderi ele geçirmeye geliyorlar.
Tesadüfle kaderi birbirine karıştırma.
Yok Kaderi İnkar Edemezsin.
Kaderi siktir et.
İnsanlığın işlerini yapan ve kaderi belirleyen bir Tanrıya inanmıyorum.
Onun kaderi bana bağlı.
Nasıl kaderi sorumlu olabilir?