Примери за използване на Konuştuğu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Herkesin konuştuğu bu.
Allah, Yâkub ve seninle konuştuğu gibi benimle konuşmadı. .
Tek konuştuğu şey bu.
Geri zekâlıların komadaki insanlarla konuştuğu filmleri hiçbir zaman sevmedim.
Aidenın biriyle konuştuğu günle aynı gün oldu.
İnsanların İtalyanca konuştuğu yere gel başka dil duyana kadar devam et.
Kendisiyle konuştuğu bir kayıttı.
Bundan böyle Patrikin konuştuğu tek şey üniversite ve gelecekleri oldu.
Wadein hakkında konuştuğu kamp bu olmalı.
Tobynin hakkında konuştuğu isim, Blind Data?
Turtleın geçen akşam konuştuğu kız da orada mı?- Burada?
Maxın konuştuğu adam kim?- Kim, Loganmı?
Önceden Tanrının benimle konuştuğu zamanlardaki gibi bir önsezi alıyorum.
Konuştuğu tek konu, sendin.
Thorun Goauldlarla konuştuğu bir giriş hatırlıyorum.
Billy nin tek konuştuğu buydu.
Son günlerde tek konuştuğu babandı.
Ölmeden önce hakkında konuştuğu son şeydi.
Kiminle konuştuğu unutma.
Davalının karısıyla konuştuğu bu telefon kaydı kullanılmamalı.