Примери за използване на Müzakere на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yaşayan ölülerle müzakere edemezsin.
Amerikan Whig Müzakere Cemiyeti.
Bu müzakere turunda, bugüne kadar kaydedilen ilerleme değerlendirilecek.
AB, Türkiye ile yeni müzakere fasıllarını açacak.
Erdoğan Kıbrısta Müzakere Çağrısında Bulundu.
Kıbrıs Rum Kesimi enerjiyle ilgili müzakere faslının açılmasına şart koştu.
Bu sorunu müzakere ve diyalog yoluyla çözmek taraflara kalmıştır.
BM elçisi, Yunanistan ile Makedonya arasında son müzakere turuna övgüde bulundu.
Müzakere başarısız olmayacak!
Miktarın müzakere edilebilir olduğunu düşünüyorum.
Geriye bir tek müzakere çerçevesinin onaylanması kaldı.
Eddie müzakere takımının bir üyesi.
Müzakere tek çözüm yolu olabilir!
Eğer müzakere istiyorsanız, Sonyayı teslim edin,
Onlarla müzakere edebilir miyiz?
Önce müzakere edelim. Sonra oylayalım.
Sırp müzakere ekibi Kosova müzakere platformunu kabul etti.
Jason, Müzakere takımında Ryanı rezil ediyordu.
Geleceğinizi müzakere etmek için buradayım.
Paketleme için özel şartlar sipariş vermeden önce müzakere edilebilir.