OLDUĞU BELLI - превод на Български

е ясно
çok açık
belli
gayet açık
olduğu belli
açık olmak
kesin
çok net
basit
oldukça açık
temiz
очевидно е
belli
çok açık
kesinlikle
görünen o
çok bariz
açıkçası
şüphesiz
apaçık
olduğu aşikar
tabii ki
явно е
belli
görünüşe göre bu
o çok
büyük ihtimalle
kesinlikle
определено е
kesinlikle
olduğu kesin
kesin
tamamen
olduğu belli
gerçekten
tam bir
epey
очевидно имате
определено има
olduğu kesin
kesinlikle var
olduğu belli

Примери за използване на Olduğu belli на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Şu an hangisinin daha tehlikeli olduğu belli değil.
Не е ясно за сега кое е по опасно.
Hayır! Objeden olduğu belli. Sadece ne aradığımı bilmiyorum.
Не, очевидно е артефакт, но не знам какво да търся.
Akli dengesinin bozuk olduğu belli.
Определено е психически нестабилен.
Saldırının arkasında kimin olduğu belli değil.
Не е ясно кой стои зад нападението.
Hâlâ Vincent ile sorunlarım olduğu belli.
Очевидно е, че все още имам проблеми с Винсънт.
Arkasında kimlerin olduğu belli değil.
Не е ясно кой стои зад него.
Uyuşturucu problemi olduğu belli, üstelik bana karşı kaba davrandı!
Ясно е, че има проблем с наркотиците. Беше груб и с мен!
Aşka ihtiyacı olduğu belli.
Ясно е, че се нуждае от любов.
Ne işi olduğu belli.
Ясно е какво работи.
Tabi kimin olduğu belli.
Разбира се, ясно е кой.
Fransız olduğu belli, Hollanda okulundan.
Френска е, очевидно, от холандската школа.
Hizmetçin olduğu belli.
Очевидно имаш прислужница.
Bir şey olduğu belli.
Е, очевидно нещо става.
Tüm bu olayların çok daha derin bir amacı olduğu belli.
Очевидно има по-дълбока причина за всичко това.
Çok zeki olduğu belli oluyor.
Тя очевидно е много интелигентна.
Kirli olduğu belli.
Видимо е мръсен.
Bunlara çok bağlı olduğu belli.
Той очевидно е бил доста привързан към тях.
Belli bir planın olduğu belli.
Очевидно, очевидно си имал план.
Pançosunun altında tabancası olduğu belli oluyor.
Очевидно е, че тя има пистолет под пончото си.
Aynı zamanda, kimin avcı, kimin av olduğu belli olacak.
В същото време, ще се определи кой ще е ловецът и кой плячката.
Резултати: 64, Време: 0.0314

Превод дума по дума

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български