Примери за използване на Planlanan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ancak her şey planlanan biçimde gitmez….
Planlanan faaliyetler nelerdir?
Planlanan zamana uygun ilerliyordu.
Uçuş yola planlanan önce Pilotlar genellikle bir saat kendi çalışmalarını başlatmak.
Ancak elbette planlanan biçimde ilerlemedi hiç bir şey.
Seks için planlanan Romantizm ve büyülü anlar.
BH ve Hırvatistan planlanan köprü konusunda anlaşmazlığa düştü.
Planlanan her şey değişti.
Planlanan etkinlikler bu kadar mı?
Planlanan her şeyi yerine getirdiğimizi söyleyemem.
Planlanan her şey mektupta yazılı.
Tüp bebek planlanan çift halen hazırlık aşamasında.
Tamamen planlanan bir tanıtım kampanyası var.
Karının sevgilisini öldürmek çok az planlanan bir şeydir.
Biliyorum, ama onun için planlanan buydu.
Demokratik Toplum Partisi( DTP), Temmuz ayının ikinci haftasında yapılması planlanan kongreye hazırlanıyor.
Uzun zamandır planlanan bir yolculuk gündeme gelebilir.
Putin 19 Ekimde planlanan Paris ziyaretini iptal etti.
Planlanan telematik sistemiyle ziyaretçilere bazı hayvan türleri ve manzaraları uzaktan izleme olanağı sağlanacak.
Ankete katılan 800 kişinin% 45i Belenede kurulması planlanan ikinci nükleer santrale karşı çıkarken,% 4ü konuyla ilgili fikri olmadığını belirtti.