Примери за използване на Söylemezsen на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sana söylemezsen, o zaman, iyi, muhtemelen ölüme beni şok olacaktır.
Eğer kimseye söylemezsen dileğin gerçekleşir, bunu unutma.
Richard olayı gibi şeyleri ona söylemezsen memnun olurum.
Bana dergiyi senin aldığını sen söylemezsen, ben de söylemem. .
Sana bu tavsiyeyi verdiğimi ona söylemezsen minnettar kalırım.
Ne olduğunu söylemezsen diğer gözünü
Eğer söylemezsen…, ne düşündüğünü… nasıl bilebilirim?
Söylemezsen ben seni daha beter edeceğim.
Sen bir şey söylemezsen biz de kimseye bir şey söylemeyiz. .
Ama hangi restauranta gittiğimizi söylemezsen, ne giyeceğimi nerden bileceğim?
Doğruyu söylemezsen geberip gidersin.
Bize bildiğini söylemezsen, bu yasalara engel olmak demektir.
Söylemezsen, gemimde 28 cruise füzesi var.
Sen kimseye söylemezsen, ben de söylemem. .
Eğer doğru söylemezsen işe yaramaz.
Eğer gerçeği söylemezsen, sonun iyi olmayacak.
Julian eğer ne aradığını söylemezsen, senden gitmeni istemek zorunda kalacağım.
Eğer üç saniye içinde söylemezsen yanağından tam 10 kere öpeceğim.
Hey, söylemezsen, seni takip etmek zorunda kalacağım.
Her şeyi söylemezsen atarım bunları.