Примери за използване на Saat на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
bu çekirgeli saat.
Oğlumun sana verdiği saat nerede?
Ama saat 4 konusunda sözleşmiştik.
Saat 15.00da başka bir maç var.
Onu 24 saat gözetim altında tutuyoruz.
Onu 24 saat korumada tutuyoruz.
Saat onikiyi geçiyor prensin nerde?
Saat, cüzdan, cep telefonu,
O ve prens çılgınca dans etmişler ta ki saat gece yarısını vurana dek.
Saat 16.00ya randevu almak istediler.
Ben… ben onları saat 5 de almayı düşünüyordum.
Beyin sarsıntısı geçirmiştin, bu yüzden seni 24 saat gözetim altında tutmak istediler.
Saat farkından dolayı….
Bu saat farkı beni öldürüyor.
Saat aslında bu.
Yani, anahtar, saat, kredi kartları küpeler
çocuk, saat… Hepsi bize gelecek!
Pekâlâ, telekonferansa saat 1de devam edeceğiz.
Siz ikiniz ise saat dörtte evin altında benimle buluşun.
Raoul, kokaini getirmeye gittiği esnada bizi 24 saat partisine sokmuştu.