Примери за използване на Sen sadece на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sen sadece bir adamı öldürdün.
Sen sadece birkaç ay önce Juliannein yeni asistanı olarak benim yerimdeydin.
Sen sadece şımarmışsın.
Sen sadece insan maskesi takan bir canavarsın!
Lucifer Rooneyin bedenine girdiğinde üzgünüm ama sen sadece oradaydın.
O işleri bana bırak. Sen sadece sedyeyi taşımama yardım et.
Sen sadece kampanyayı öldürdün.
Sen sadece onun ölmesini bekliyordun, kahrolası akbaba.
Ama sen sadece Dr. Simeondın.
Sen sadece Austinin yattığı kız olabilirsin.
Hayır, öyle demek istemedim. Yani sen sadece… Şimdilik evet.
Sen sadece cesetleri parçalayıp,
Ben hep kibar şeyler söylerdim, sen sadece hatırlayamayacak kadar sarhoştun.
Evet ama sen sadece odaklan Çocuklar bu kontrolsüzlüğün dışına çıkacaklar.
Onlar zaten ölmüşlerdi, sen sadece geri dönüşüm yaptın.
Larry, herkes perişan durumda, ve sen sadece daha da kötü hale getiriyorsun.
Suçlular Kajalın kız kardeşini kaçırdılar ve sen sadece seyrettin.
Sahi mi? Hayatını mahvettim ve sen sadece konuşmak mı istiyorsun?
Evlendikten sonra sen sadece yemek yapacaksın.
Sen sadece oyun komisyonuna basvuracaksin.