Bir yer yok Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Onu yayımlarsan saklanabileceğin bir yer yok.
ahmak bir hayvanın gizlenebileceği bir yer yok.
Artık benim için bir yer yok.
Es gibt jetzt keinen Ort mehr für mich.Senin yanın dışında olmak istediğim bir yer yok.
Es gibt keinen Ort, an dem ich sein möchte, außer bei dir.Beraber yaşayabileceğiniz bir yer yok.
Es existiert kein Ort, an dem ihr zusammenleben könnt.Ayrıca, bilgin olsun, deskte bana ait bir yer yok.
Bu dünyada senin için bir yer yok.
Olmak istediğim başka bir yer yok.
Ich möchte nirgendwo anders sein als hier.Artık burada bana bir yer yok.
Es gibt jetzt keinen Ort mehr für mich.Senin için cehennem denilen bir yer yok.
Es gibt keinen Ort, der Hölle heißt.“.İkimiz de biliyoruz ki onu götürebileceğim başka bir yer yok.
Wir wissen beide, dass ich ihn sonst nirgends hinbringen kann.Üretim yaptığım bir yer yok.
Kein Ort der Herstellung.Son olarak, bir yer yok.
Und letztendlich auch kein Platz.Ama onu götürebileceğimiz başka bir yer yok.
Er kann nirgendwo sonst hin.Yani, seni bulamayacağımız bir yer yok.
Also gibt es keinen Ort, an den Sie gehen könnten.Bu dünyada zayıflara bir yer yok.
Es gibt keinen Platz.Sizi tahliye edeceğimiz bir yer yok.
Es gibt keinen Ort, wohin wir Sie bringen können.Dışarıda kalacak bir yer yok.
Kein Ort um draußen zu bleiben.İnsanlar evlerine dönmek istiyor ama oturabilecekleri bir yer yok.
Die Leute wollen nach Hause kommen, haben kein Platz zum leben.Olmak istediğim başka bir yer yok.
Will ich nirgendwo anders sein.
