Sadece Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Jack sadece bir çocuk.
Sadece bir numara var.
Bu yıl sadece Booth-Farnwell bursu için… 2.
Sadece Cantara yapabilir.
Sadece bırak beni… Bırak beni de gideyim, tamam mı?
Deli misin yoksa sadece bir dolandırıcı mı?
Sadece işim.
Sadece, kendi isteğine göre hareket edeceğini gösterdi.
Sadece üç yıl önce öldü.
Hakkani sadece bir çeşit lider değil.
Sadece bu bile mücadeleye değer.
Duncan, o sadece iyi bir gözetmen olmaya çalışıyordu.
Sadece izin verirsek.
Sadece beni dinle tamam mı?
Sadece hiçbir şeye dokunma.
Evet. Sadece Sjors kendine zarar biri değil.
Hatırlıyorum. Sadece bir hata yaptın Londo!
Büyük Sarkofakus Larvası sadece ölü bedende yaşar.
Bunu al. Sadece on aydır kullanmıyorum.
Seks sadece mekaniktir.